Celal Şengör’ün Kullandığı Oklokrasi Terimi Nedir, Ne Anlama Gelmektedir? Oklokrasi Ne Demektir?
Kahramanmaraş’ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler tüm ülkeyi derinden etkiledi. Tüm vatandaşlarımız deprem bölgesi için seferber oldu. prof. Dr Celal Şengör de katıldığı televizyon programlarında depremle ilgili detaylı açıklamalarda bulundu. Şengör’ün bir programda ‘oklokrasi’ tabirini kullanması merak konusu oldu. Oklokrasi teriminin anlamı merak edilmiş ve araştırılmaya başlanmıştır.
Peki oklokrasi ne anlama geliyor, ne anlama geliyor?
10 ilimizde yıkıcı etkiler bırakan Kahramanmaraş depreminin 5. günündeyiz. Binlerce vatandaşımız enkaz altında kaldı, binlerce bina ve iş yeri yıkıldı. Acımızı, hüznümüzü, sınırımızı anlatacak söz bulamıyoruz…
Depremin 5. gününde elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Arama kurtarma çalışmaları devam ederken, sarsıntının açtığı yaraları sarmaya çalışıyoruz. Uzmanlar ise özellikle İstanbul’da meydana gelebilecek büyük depremle ilgili uyarılarını sürdürüyor.
Profesör Doktor. Celal Şengör de depremin ilk anından itibaren televizyon programlarına konuk olarak depremle ilgili detaylı açıklamalar yaptı.
prof. Dr. Celal Şengör Pazartesi günü yaşanan sarsıntıdan bu yana televizyon ekranlarında canlı yayınlara konuk oluyor. Şengör depremle ilgili hem bilimsel açıklamalar yapıyor hem de olası bir depreme karşı halkımızı uyarıyor. prof. Dr. Celal Şengör’ün Selçuk Zirveli ile birlikte Ana Haber programında ‘oklokrasi’ tabirini kullanması yeniden gündem oldu.
Peki oclocracy ne demek, ne anlama geliyor?
Oklokrasi, bilgi veya yetkinliği olmayan bireyler tarafından yönetilen bir hükümet biçimini tanımlamak için kullanılır. Oclokrasideki geniş halk kitlelerinin takviyesini elinde tutan hükümet, mutlak güce sahiptir. Oklokrasi, ülkelerde yavaş yavaş, genellikle uzun ve geniş bir dönemde ortaya çıkar. Bunun en değerli nedeni eğitim seviyesinin düşmesi, nüfusun kontrolsüz artması ve nüfusun entelektüel seviyesinin düşmesi veya eskisi kadar artmaması. Sonuç olarak bir ülkenin yönetimi mafya da diyebileceğimiz bir güruh ya da insan kitlesi tarafından yapılır. Demokrasinin en yozlaşmış şekli olan okülkraside beceriksiz, yeteneksiz, cahil ve ahlaken zayıf kişiler iktidardadır. Bu durum nitelikli bireylerin siyasetten ve yönetimden uzaklaşmasına neden olmaktadır.
Oklokrasi, çoğunlukla kaos ve şiddetin olduğu, yasa ve sistemin olmadığı bir hükümet biçimini ifade eder.
“Kapatıcı” terimi, “kalabalık” anlamına gelen Yunanca “ochlos” kelimesinden türetilmiştir. Antik Yunan siyasi düşünürleri, okrakrasiyi en kötü üç hükümet biçiminden biri olarak görüyorlardı. Onlara göre üç korkunç yönetim biçimi, tiranlık, oligarşi ve işgalciliktir. Üç uygun hükümet durumu demokrasi, aristokrasi ve monarşidir. Antik Yunan siyaset düşünürleri, siyasal yönetimi iyi ya da kötü olarak sınıflandırmışlar ve yönetim biçiminin kimin çıkarına hizmet ettiğine karar vermişlerdir. Yani, yönetim biçimi toplumsal çıkarlara hizmet ediyorsa iyidir, bir grubun veya bireyin özel çıkarlarına hizmet ediyorsa korkunçtur.
Kararlar bir oclocracy’de bir kalabalık tarafından alındığından, ülke öngörülebilirlikten yoksundur. İktidar demokrasiye yakın görünse de aslında ondan uzaktır.
Demokrasi, siyasi kontrolün halk tarafından makul aralıklarla seçilen temsilcilerin elinde olduğu ve tüm vatandaşların eşit kabul edildiği bir hükümet biçimidir. Ancak, bir oclocracy’de kararlar alınırken tüm vatandaşlar eşit kabul edilmez. Oklokrasi kavramının açıklandığı bazı yazılarda, demokrasinin olduğu, daha doğrusu eksikliğinin görüldüğü yerlerde oclokrasinin demokrasi ile eş zamanlı olarak ortaya çıktığına değinilmektedir.
Oklokrasinin en temel sorunu istikrarsızlık olarak tanımlanabilir. Bu tür yönetimde istikrar beklenmez çünkü kararlar bir güruh tarafından alınır. Bu da düzensizliğe ve kaosa yol açar. Ayrıca okkrasilerin yönetimlerinde şiddet eğilimleri artmaktadır. Bu durum bir toplum insanı için hem ekonomik hem de manevi açıdan yıkıcı sonuçlar doğurabilmektedir.
